EĞİTİM BİR SEN'DEN BAŞÖRTÜSÜ DEĞERLENDİRMELERİ

Eğitim Bir Sen Tokat Şubesi Basın Yayın Sekreteri Ömer Altın'ın değerlendirmeleri şu şeklide oldu








Eğitim Bir Sen Tokat Şubesi Basın Yayın Sekreteri Ömer Altın, Türkiye gündemindeki başörtüsü konusuna değindi ve “Başörtüsü insan hak ve özgürlükleri çerçevesinde değerlendirilmelidir.” mesajı verdi.
Eğitim Bir Sen Tokat Şubesi Basın Yayın Sekreteri Ömer Altın’ın değerlendirmeleri şu şeklide oldu:
“Kadınların eğitim ve çalışma hayatında gerektiği gibi ve arzu edildiği ölçüde yer alamayışlarının en büyük nedeni olan “başörtüsü yasağı”, son günlerde siyasetin polemik konusu olarak yine gündemin ilk sıralarına tırmanmış bulunuyor. Başörtüsü yasağını, siyasal atraksiyonlarının ucuz manevra konularından zannetme hafifliğine düşen bazı siyasetçilerin sorunun kaynağını kavramak ve insan hak ve özgürlükleri zaviyesinden bakarak sorunu çözmek yerine; biçim tarif etme, başka ülkelerin uygulamalarından örnekler ortaya koyma gibi süfli yaklaşımlarla zevzeklik ettiklerini görüyoruz.
Başörtüsü Allah’ın emridir. Başörtülü hiçbir kadın, başını bir siyasal aidiyeti belirginleştirmek üzere örtmemektedir. Başörtüsünün inanan kadın için pahasını dikkate alan herkes bunun inancın gereği olduğunu kolayca anlayabilir. Başörtüsü yasağı nedeniyle üniversite kapılarından çevrilen kızlarımız, başörtüsünden değil, eğitimlerinden vazgeçmişlerdir. Başörtülü oldukları için sürgün edilen, başörtüsünden vazgeçmeyince görevlerine son verilen öğretmenlerimiz, işlerinden-ekmeklerinden vazgeçmişlerdir.
Başörtüsü siyasal simge diyenler, konuyu çarpıtma niyet ve gayretiyle bu sava sarılmaktadırlar. Başörtüsüne karşı takınılan yasakçı tutum, kadınların önemli bir kısmını sosyal hayatın dışına itmekte, bu itilmişlik başörtülülerin devlet ve vatandaşlık algısında olumsuz kanaatlere dönüşmektedir.
İnanç hususunda hassasiyeti olan kadınların, inancın gereğini, emrini yerine getirme bakımından başörtüsü takmalarına mani olan sistemin çağdaş, özgürlükçü, medeni sıfatlarıyla tavsifi mümkün değildir. İnsanları giyim-kuşamına, görünüşüne, inancına göre yaftalamak ve ona göre farklı muamelede bulunmak Ortaçağ Avrupası’nın alameti ve uygulamasıdır.
Başörtüsü yasağı kanayan bir yara, başörtüsü yasağı ‘öteki’ oluşturan bir sorundur. Eğitim-Bir-Sen Stratejik Araştırmalar Merkezi (EBSAM)’nin gerçekleştirdiği Türkiye’de Ortak Bir Kimlik Olarak Ötekilik araştırmasında başörtüsü yasağına ilişkin çarpıcı sonuçlar elde edilmiştir. Gerek Anayasa Mahkemesi kararlarının gerekçelerinde gerekse de üniversite ve yargı çevrelerinin yasağı savunmasında başvurulan en güçlü argüman olan ‘başörtüsü yasağının laikliğin bir gereği olduğu’ yönündeki yargı ve yorumların halk tarafından kahir bir ekseriyetle reddedildiği açıkça görülmektedir. “Başörtüsünün yasak olması sizce laik bir devlet olmanın gereği midir?” sorusuna halkın yüzde 68,7’si “Hayır, kesinlikle gereği değildir” yüzde 15,3’ü “Evet, kesinlikle gereğidir” cevabını vermektedir.   Ankete cevap verenlerin yüzde 53,1’i üniversitelerde, okullarda ve çalışma hayatında devam eden başörtüsü yasağının tamamen kaldırılması gerektiği yönünde görüş belirtmektedir. Buna karşılık yasağın her alanda devam etmesi gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 26,3; eğitim hayatında kaldırılması, fakat çalışma hayatında devam etmesi gerektiğini düşünenlerin oranı ise yüzde 13,3 olarak çıkmıştır.
Milletin başörtüsüne bakışının, başörtüsünü inancın bir gereği, hak ve özgürlüklerin yansıması yönünde olduğu açıktır. İnançlara karşı düşmanlıktan ve başörtüsü yasağından nemalanan marjinal, ancak tuttukları köşeler bakımından etkili ve sesi çok çıkan bir azınlık dışında milletimizin kahir ekseriyeti, başörtüsünün eğitim ve çalışma hayatında serbest olmasına yönelik yapılacak düzenlemelerden memnun olacaktır. Toplumsal barışa, moral değerlerin artırılmasına hizmet edecek böyle bir düzenlemenin de vakti çoktan gelmiştir.
Gerek YÖK’ün, idari telkin ve tasarruflarıyla, gerek rektörlerin fiili durum oluşturmak suretiyle üniversiteleri huzur ve kardeşliğin evren kenti haline dönüştürmesiyle, gerekse 411 ele eklenecek, şaşı bakışı geçmiş CHP’nin konuya sempatik yaklaşmasıyla elde edilecek yasal/anayasal düzenlemelerle başörtüsü yasağı sona erdirilmeli, pek çok alanda dünya liginde zirveyi zorlayan Türkiye, insan hak ve özgürlükleri hususunda bir ayıbı sürdürmekten kurtulmalıdır.”

0 yorum :

Yorum Gönder

Blogger tarafından desteklenmektedir.