Tokat Belediye Başkanı ve Tokatspor Kulübü Fahri
Başkanı Doç. Dr. Adnan Çiçek, Pazar günü oynanan hazırlık maçı ve
Tokatspor hakkında açıklamalarda bulundu. Başkan Çiçek, sorunun maddi
olmadığını, moral ve motivasyonla alakalı olduğunu söylerken,
Tokatlıların da kendileri gibi yapılan işe inanmaları ve destek
vermeleri gerektiğini ifade etti.
2010-2011
sezonun hazırlıkları çerçevesinde son hazırlık maçını GOP Stadyumunda
Sivas 4 Eylül Belediyespor ile oynayan Tokatspor, maçtan 0-0’lık
beraberlikle ayrılmıştı. Kulübün fahri başkanı Adnan Çiçek de maçı
izleyenler arasındaydı. Dün Belediye Başkanlığı makamında kendisine
yöneltilen “Tokatspor’u son hazırlık maçında nasıl buldunuz?” sorusu
üzerine oldukça önemli açıklamalarda bulundu.
Hazırlık
maçlarının tam olarak bir ölçü olmadığına dikkat çeken ve rakibin
bulunduğu ligin kalitesinin önemli olduğunu ifade eden başkan Çiçek,
şunları söyledi:
SKOR ÖNEMLİ DEĞİL, ÖNEMLİ
OLAN EKSİKLİKLERİ GÖRMEK
“Bu
tür maçlarda skor’un ne olduğunun hiçbir önemi yok. Önemli olan sezon
başında kadroda yeterli oyuncu var mı? ona bakmak. Her mevkide hazır
kişiler var mı, ona bakmak, nerede eksiklik var, onu görmek. Hepsi de
gözüktü. Teknik sorumlular bunu daha iyi görmüştür sanıyorum. Bu nasıl
bir takım kurduğunuza bağlı. Dünkü Tokatspor, bu ligde çok rahat bir
şekilde kalır ve üstleri zorlar. Belki bir iki takviye ile hedefe de
oynar diye düşünüyorum. Çünkü birkaç tane transfer isabetli yapılmış.
Bazı arkadaşlarda oldukça hazır gözüküyor.
RAKİP SİVASSPOR OLSAYDI
DAHA KEYİFLİ OLURDU…
Sonuçta
bu bir hazırlık maçı. Yani bir hazırlık maçında pozisyonları bile
değerlendirirken, çok dikkatli değerlendirmek lazım. Sezon başında
hiçbir profesyonel futbolcu sakatlanacak hareketler yapmadı. Bir de
olaya şöyle bakmak lazım; dünkü rakip 3. Lige yeni çıkmış,
futbolcularının hepsi genç ve amatör küme, 3. lig ve arkasından hemen 2.
Lig diye gelip gidecek futbolculardan kurulu. Sezon başı olması ve
kendisini gösterip bir üst lige transfer olabilmek için çok koştular.
Yani durum böyle olunca da rakibin bu anlayışı oyunu bozuyor. Biz bu
takımla değil de, Sivasspor ile oynasaydık, daha iyi bir futbol izlerdik
diye düşünüyorum. Çünkü oynadığınız takımın bulunduğu lig, oyunun
kalitesini de etkiler. Tamamen amatör bir takımla oynasaydık, ortada hiç
futbol da olmayabilirdi.
“BİR İKİ NOKTA TRANSFERLE
HEDEFE GİDEBİLİRİZ”
Dünkü
maça ilişkin olarak daha konuşulacak birçok konu var. Ama gördüğüm
kadarı ile Tokatspor’un bir iki noktaya daha noktasal transfer ile
hedefe oynayacak bir takım görüntüsü verebilir diye düşünüyorum.
“YENİ HOCANIN SİSTEMİ FARKLI”
Hocanın
sistemi farklı. Hoca durarak futbol oynamayı ileride sevmiyor. Ya da
atak olarak sadece sağdan soldan gelerek değil de, ciddi şekilde presi
de düşünüyor gibi geliyor. Bakacağız yani, sezon uzun, 34 tane maç var.
34 maçta kim daha çok puan toplarsa, o çıkacak sonuçta. 34 maçı 3’er
puan ile çarparsanız, 102 puan yapıyor. Bana göre 70 puan bu gruptan çok
rahat bir şekilde çıkar. Yani kaybedilmesi muhtemel çok rahat 30 puan
var. Bu olacak. Mağlup olacaksınız, berabere kalacaksınız, belki
evinizde puan kaybedeceksiniz. Yani çok uzun dönem bakmak lazım. Kadroyu
kaliteli ve geniş tutmak lazım.
“BİR AN ÖNCE BANK ASYA’YA ÇIKMAMIZ LAZIM”
Bunların
daha önemlisi Tokatspor’un çıkma hedefinin olması güzel. Yani heyecan
oluşturmak, her sene çıkmaya oynayarak o heyecan yaratmak. Yani bir gün
olmazsa, bir gün mutlaka olacak. Artık rakipler diyecek “yeter artık siz
gidin” diye. Bunu söyleyecekler. Önümüzdeki yıla ilişkin 3. Lig’in
farklı bir statüye kavuşacağını düşündüğümüzde, bulunduğumuz grupta
farklı bir noktaya gelecek. Bu nedenle bir an önce bizim bir üst ligde
olmamızda fayda var. Bu yapılabilir. Buna imkan var, bunu her zaman
söylüyorum.
BAZI ŞEYLER TOKAT’TA
BU KADAR GİDİYOR
Ama
maalesef işte bazı şeyleri biz anlatamıyoruz ya da yanlış
anlaşılıyoruz. Halbuki toplumsal gelişimde gençliği de, sanatı da, sporu
da, kültürü de, teknik gelişmeleri de, hepsini eşit mesafede görmeye
çalışan bir insanım. Bazı şeyler Tokat’ta bu kadar gidiyor. Bunun başka
bir izahı yok.
TOKAT’IN GERÇEĞİ…
Çok
somut bir örnek vermek istiyorum; bir kent konseyi oluştu ve her türlü
desteği vereceğini söyledi. Her türlü harcamayı yapacağını söyledi. Bunu
iki yılda sürekli yaptı. Yani sağlıkla ilgili, gençlikle ilgili, aile
ile ilgili, kültürle ve sanatla ilgili, futbolla ilgili, kentlilik
bilinciyle ilgili, aklınıza gelecek bütün konularla ilgili, işte sergi,
yarışma, konferans, sempozyum, panel, tiyatro, aklınıza ne geliyorsa,
bunların hepsinin masrafını karşılayacağımı söyledim. Bana fikir getirin
dedim, maalesef Tokat’taki insanlar, masrafları belediye tarafından
karşılanacak bir konuda bile fikir üretemiyorlar maalesef. Bu Tokat’ın
gerçeği. Şimdi durum böyle olunca da bunda hayıflanmanın sızlanmanın bir
anlamı yok. Ya da kalkıp, aile sağlığı konusunda Tokat’a hangi
konferansçının gelmesi gerekir, bunu benim yapacak halim yok. Fikre,
düşünceye ihtiyacım var ama hamdolsun kaynaklarımız yeterli, imkanımız
var, para harcayacağımızı söylüyoruz, reklamını yapacağımızı söylüyoruz,
gelen giden misafirleri ağırlayacağımızı konaklatacağımızı söylüyoruz,
fakat fikir gelmiyor. Hiç gelmiyor mu, geliyor tabi ama çok az.
HEDEFİM ÇOK BÜYÜK AMA
ARKAMDAN GELEN YOK!
Sporda
da benim hedefim gerçekten çok büyük. Ben çok uzaklardayım ama arkama
baktığım zaman insanlar çok fazla gelmiyorlar. Yani Tokat’ta demek ki bu
kadar oluyor bu işler, bu kadar gidiyor ya da bu kadar önemseniyor.
Yani insanlara da kızamıyorsunuz, niye bu kadar önemsiyorsunuz diye,
niye daha fazla ilgi göstermiyorsunuz diye. Yani kent konseyinde vermiş
olduğum örnek, futbol konusundaki ya da diğer sporlardaki bunun bir
göstergesi. Örneğin her türlü masrafı belediye yapacak ama birileri
kalkıp faaliyet yapmayacak. Yani o zaman ben bunda bir bilinç noksanlığı
arıyorum. Demek ki sorun sadece para değil. Tokatspor’da da ben sorunun
sadece para olduğuna inanmadım. Moral motivasyonla alakalı.
BİZ ÜSTÜMÜZE DÜŞENİ YAPIYORUZ, FAKAT…
Gerek
güreşte olsun, gerek voleybolda olsun, atletizm’de olsun, taekwando’da
olsun, okçulukta olsun, şuan masa tenisini başlattık mesela, bütün
malzemeleri veriyoruz, tepeden tırnağa kadar, giyim kuşamından spor
malzemelerine kadar. Bir kulüp var, gitmek, gelmek, kalmak ücretsiz,
yani tesis var. Yani insanlar ilgi duymuyorsa biz onların kolundan tutup
da, “gelin siz burada ok atın, masa tenisi oynayın” ya da “bütün
malzemeleriniz bizden gelin güreşin, voleybol oynayın” diyemeyiz. Bu
sadece belediyenin sorumluluğunda olan bir durum da değil. Sivil toplum,
sivil inisiyatif, yani toplumun tamamı bunu isteyecek. Dolayısı ile
geleceğe dönük olarak bu büyük hedeflere ulaşmak için bu saydıklarımın
hepsi bir birine paralel olarak giderse bu gerçekleşir. Böyle körlerle
sağırlar bir birini ağırlar diyoruz, toplumun içine çıkınca, adam Bank
Asya 1. Ligi’nin ne demek olduğunu bilmiyor daha. Burada hedefe gidilen
maçlarda seyirci bulamıyorsunuz statta. Bana düşen görev nedir? Bunun
ortamını oluşturmak, bu işe öncülük etmek ve bu iş içerisinde var
olduğunu göstermek. Ben elimden geleni yapıyorum. Başka elinden geleni
yapması gerekenler de, ellerinden geleni yapacaklar. Halk da, sporcu da
bunu yapacak ve sonuçta bir noktaya gelinecek. Yani her hangi bir konu
ile ilgili siz gerekli düzenlemeleri yaparsınız, gelişme de buna bağlı
olarak olur. Yani örnek verecek olursak, biz göreve geldiğimizde
Tokat’ta inşaat sektörü ciddi şekilde problemliydi. Biz imar planı
değişikliği yaptık, kat sayılarını artırdık, farklı imarlar vermeye
çalıştık, insanlar da bize uyum sağladılar, 5-6 senede Tokat’ta çok
güzel binalar, evler yapılmaya başladı. Düzenlemeyi biz yaptık ama
arkası geldi ve hala da geliyor.
“OLMUYORSA, ZORLAMANIN ANLAMI YOK”
Şimdi
spor ile ilgili konuda, kültürel ve sanatsal etkinliklerle ilgili bizim
kent konseyi olarak eğer bizim bunca uğraşımız böyle oluyorsa, demek ki
bu işin olabilecek seviyesi bu. Bunu da çok fazla zorlayarak kendinizi
yıpratmanın bir anlamı yok diye düşünüyorum.
USANMIŞLIK YOK, HALA DAHA
ÖTELERİNİ DÜŞÜNÜYORUM
Bunlar
kesinlikle usanmışlığın cümleleri değil. Ben hala çok çok daha öteleri
düşünüyorum. Yani hayal edilemeyecek düzeyde şeyler. Yani bugün gitsek
İstanbul’da Galatasaray ile oynasak fena mı olur? Bunların hepsi mümkün,
bunların hepsi olabilir ama Tokat’ta bölgesel olarak bizim daha farklı
eksikliklerimiz var diye düşünüyorum. Bu bir kültür olayı" diyerek
sözlerini noktaladı.
0 yorum :
Yorum Gönder