
Eğitim Bir Sen Tokat Şube Sekreteri Ceylan: "Anayasa
değişikliğinin AK Parti’nin teklifiyle yasalaştığına
bakılmaması halinde, her sosyal demokratın 'evet' diyeceğini umuyoruz."
Memur
Sen’e bağlı Eğitim Bir Sen Tokat Şubesi’nin Sekreteri Şaban Ceylan
geçtiğimiz gün basın mensuplarının karşısına geçti ve 12 Eylül
referandumu hakkında açıklama yaptı.
Şaban Ceylan’ın açıklaması şu şekilde oldu:
“Memur
Sen camiası olarak Toplu sözleşmeye de, toplumsal sözleşmeye de
referandumda evet” ve “12 Eylül’ü darbeyle kirlettiler, ‘Evet’ler
temizleyeceğiz” yazan afişlerle kampanyamızı sürdürüyoruz. “Biz 12
Eylül’ün mağdurları olarak 12 Eylül’ün zulmüne uğramış bir halk olarak
gereken cevabı sandıkta vereceğiz, topyekûn yeni anayasanın yolunu
açacağız. Referandum günü 82 Anayasası’nın mağduru veya yeni
değişikliklerden faydalanacak olan memur, subay, kadın, engelli, gazi,
hakim, savcı, davalı, davacı tüm kesimler sandığa gidecek ve ‘evet’
diyecekler.
ELİTLER, AYRICALIKLI KONUMLARINI
KAYBETMEK İSTEMİYOR
Türkiye’de
bugüne kadar görülmemiş bir değişim yaşanmaktadır. Toplum mühendisleri,
Meclis’teki projesiz muhalefet partileri, ihtilalci gelenekten gelen
militer elitlerin oluşturduğu bir grubun ayrıcalıklı konumlarını
yitirmemek için, Anadolu insanının sosyal, siyasi, kültürel ve ekonomik
özgürlüğüne karşı sürdüre geldikleri savaşın postmodern biçimiyle karşı
karşıyayız.”
Bürokratik
oligarşinin, milli iradeye dayanarak gelişen demokrasiyi
kabullenememiştir. bu zihniyetin, toplumun kendi kendini idare etme gibi
bir ehliyete ve dirayete sahip olamayacağı düşüncesindeler.
Vatandaşın;
vergisini ödeyen, askerliğini yapan, gerekirse bu seçkinlerin hayat
haklarını garanti altına almak için şehit olan ancak siyasi hayatta söz
sahibi olmayan bir konuma itilmiştir.bütün bunlara karşın seçkinlerin de
cumhuriyet, demokrasi, siyaset ve toplum mühendisliğinin kendi
tekellerinde olduğu gibi sapkın bir düşünce içinde olmuştur.
Demokratik
hak ve özgürlüklerin belli sınıfların tekelinde olmayacağına dair
bilincin, kendini seçkin olarak adlandıranları rahatsız etmektedir.“Bu
zihniyet, ülkeyi bir korku ve yasaklar imparatorluğuna dönüştürmüştür.
İnsan hak ve hürriyetlerinin korunmasına yönelik olarak bir değişim
yaşanmaktadır. Türkiye’de değişime direnen zihniyete göre ülkenin kan
gölüne dönüşmesinin hiçbir önemi yoktur; hatta yüzlerce, binlerce vatan
evladı şehit olabilir, yeter ki sahip oldukları ayrıcalıklara zarar
gelmesin anlayışındadır.
ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ MİLLİ BİR KAZANÇ
12
Eylül’de yapılacak referandumun, bir partinin hanesine kazanç girecek
diye baltalamaya kalkışmanın akıl ve izanla bağdaşmamaktadır. “Asıl
kazanacak olan, milletin kendisidir. Bu yüzden referandumda ‘evet’
demeye mecburuz. 12 Eylül’den sonra ‘yeni ve sivil bir anayasa’ için
daha geniş çaplı bir mücadelenin içinde olacağız. Aydınlık bir
Türkiye’nin yolunu açacağız, geriye dönmemek için, hep ileriye gitmek
için, çocuklarımızın geleceği için, Türkiye’nin geleceği için güçlü bir
kararlılıkla ‘Evet’ diyeceğiz.
Anayasa
değişikliğinin AK Parti’nin teklifiyle yasalaştığına bakılmaması
halinde, her sosyal demokratın ‘evet’ diyeceğini umuyoruz. Maalesef
ülkemizde anayasa yapana göre pozisyon alınıyor, içeriğine bakılmıyor.
Dün 12 Eylülcülerden hesap sorulsun diye bas bas bağıranlar, bugün
anayasa değişikliği gerçekleştiğinde 12 Eylülcülerden hesap
sorulamayacak diyorlar. O zaman sormazlar mı; niçin 12 Eylülcülerden
hesap sorulsun diye yıllardır kamuoyunu meşgul ettiniz? Peki, siz nasıl
hesap sormayı planlıyordunuz? Onlar gibi darbe yaparak mı? Darbelere,
darbecilere, yargısız infaz yapanlara, 12 Eylül öncesi halkları
birbirine düşürüp kırdıranlara, Maraş’ta, Çorum’da Alevi-Sünni çatışması
çıkaranlara, TİT’e, kontrgerillaya, Gladyo’ya, JİTEM’e, her türlü
çetelere hesap sorma vakti gelmedi mi?”
SENDİKAL HAK VE ÖZGÜRLÜKLER GELİŞİYOR
Değişikliğin
gerçekleşmesi halinde, sendikal özgürlüklerin genişleyecektir. Kamu
çalışanlarının kazanımlarını şu şekilde : “Memur maaşlarının artışının
önü açılıyor. Bu yıl, anayasa değişikliği millet tarafından
onaylandığında son kez toplu görüşme masasına oturmuş olacağız. Şimdiye
kadar kararlarının bağlayıcılığı olmayan Uzlaştırma Kurulu, anayasa
değişikliğiyle Kamu Görevlileri Hakem Kurulu olarak yeniden
yapılandırılacak ve bu Kurul’un kararları kesin olacak. Artık
hükümetlerle anlaşırsak, atılan imzalar kesin olacak. Anlaşamazsak, Kamu
Görevlileri Hakem Kurulu’nun verdiği karar kesin olacak.”
“Anayasa
değişikliği, toplumun birçok kesimine yeni kazançlar sağlamaktadır, bu
hususları ise, “Değişikliklerle; işadamlarının yurtdışına çıkışına
kolaylık geliyor. Ekonomik ve Sosyal Konsey Anayasa’ya giriyor. İşçi
sendikalarında grev hakkına getirilen kısıtlamalar kaldırılıyor. Grev
esnasında meydana gelen olaylardan sendikanın sorumlu olacağına yönelik
hüküm anayasadan çıkarılıyor. Siyasi amaçlı grev ve lokavt
faaliyetlerine ilişkin yasaklar da kaldırılarak çalışanlar lehine
iyileştirmeye gidiliyor. Bunun yanı sıra memurlar ve diğer kamu
görevlilerine verilen uyarma ve kınama cezaları yargı denetimine
açılıyor. Ayrımcılığa tabi tutulduğuna inananlar, AİHM yerine Anayasa
Mahkemesi’ne başvurabilecek
ANTİDEMOKRATİK YARGI KARARLARI ALINAMAYACAK
Yapılacak
değişiklikle, Anayasa Mahkemesi’nin antidemokratik karar alması
zorlaşacaktır. Kamu Denetçiliği ile de mahkemeye gitmeden kamu ile birey
arasındaki ihtilafa çözüm yolu açılacaktır.
Anayasa
değişikliğine ‘Evet’ demek için birçok sebep vardır.“12 Eylül
darbecilerine yargılanma yolu açılıyor. Ordudan atılan askere yargı yolu
getiriliyor. Kişisel verileri korumaya alan anayasa paketi ile
fişlemeler tarih olacak. Darbecilerin sivil mahkemelerde yargılanması
düzenleniyor. Yüksek yargıdaki vesayetçi anlayış sona eriyor. 13 bin
hâkim ve savcıya söz hakkı doğuyor. Yargıtay, Danıştay ve HSYK’da
çalışan 250 hâkim ve savcı arasında top çevirme işi sona eriyor.
HSYK-Yüksek Yargı paslaşması bitiyor, kapalı kast sistemine son
veriliyor. Meslekten atılan hâkim ve savcıya yargıda hak arama yolu
veriliyor. İkili yargı sistemine son veriliyor. Asker demokratik rejime
karşı suç işlese, darbe planı yapsa, askeri mahkemede yargılanıyordu,
şimdi sivil mahkemelerde yargılanacak. Askeri hâkimler emir komuta
zincirinden kurtuluyor, hâkimlik teminatı geliyor.”
0 yorum :
Yorum Gönder